Israel Regardie, İnisiyasyon ve Psikoterapi
yazan Cris Monnastre ve David Griffin
(Bu yazının ilk kez Gnosis Magazine Dergisinin Onuncu Yıl Dönümü Sayısı'nda çıktı)
İngilizce'den tercüme edilen bu yazı web sitemizce Hermetic Order of the Golden Dawn web sitesi için hazırlanmıştır, hem İngilizce'si, hem de Türkçe'sini bu sitede bulabilirsiniz ve ayrıca Türkçe başka yazılar da bulabilirsiniz. Not aşağıdaki semboller dini olarak algılanmamalıdır.
Hermetic Order of the Golden Dawn® (Hermetik Altın Şafak Cemiyeti) ve Ordo Rosae Rubeae et Aureae Crucis, R. R. et A. C.® (Yakut Gül ve Altın Haç Cemiyeti), ilki 1888 ve diğeri 1892 yıllında, İngiltere'de yüksek dereceli Framasonlar (Woodman, Wescott ve MacGregor Mathers) tarafından kurulan inisiyatik ve majikal bir cemiyetin iki ayrı kısımlarıdır. Cemiyetin menşei biraz muğlak ve tartışmalı olmasına karşın, tarihi önemi farklı kaynaklardan efsanevi ve majikal bilgilerin dahiyane bir şekilde sentezini kurmasındadır. Bu kaynaklar arasında Fama Fama Fraternitatis (ilk Gül-Haç evrakı), Mısırlıların Ölüler Kitabı, Cornelius Agrippa, Tycho Brahe ve John Dee vardır. Merhum Israel Regardie, 1937 yılında cemiyetin hacimli ezoterik külliyatının önemli kısımlarını açıklamıştı. Bu bilgiler kısa sürede modern majinin bir çok yönünü ve çeşitli ruhsal konuları derinden etkiledi.
Israel Regardie (1907-1985) on dokuzuncu asrın majikal yenileyişin önemli bir nesilsel bağı olarak yer almakla birlikte psikoloji ve majiyi birleştirme çabasının ilk öncülerindendi. 1907 yılında doğan Regardie, gençliğinde her biri kendi ezoterik kardeşliklerini kuran Ordo Rosae Rubeae et Aureae Crucis Cemiyetinin iki üstadı Aleister Crowleyi (1875-1947) ve Dion Fortune'u (1890-1946) tanıyordu. Regardie ayrıca Golden Dawn cemiyetinin erken bir dallanması olan Stella Matutina Cemiyetine de üyeydi. Son olarak da Regardie'nin psikoloji ve majiyi entegre etme konusundaki erken çabası devrim niteliğindeydi.
Genç bir adam olarak Regardie tutkulu bir şekilde bir majisyen olma hevesindeydi. Aleister Crowley'i zamanının en önde majisyeni olarak görüyordu ve ona karşı hayranlığını bir mektupla dile getirerek tanışmıştı. 1938 yılında Paris'te onun sekreteri olarak işe başladı. Crowley ile birkaç yıl geçirdikten sonra hocasıyla acı bir aykırılıktan dolayı yanından ayrılmak zorunda kalmıştı. Bu atışmadan doğan travma Regradie'yi derinden sarstı. Sonradan kendine gelmesinin yedi yıl sürdüğünü açıklayacaktı.
Parasız ve şaşkın kalan Regardie, Güney-Batı İngiltere'de Glastonbury'e yakın oturan Dion Fortune tarafından himaye edilerek ev misafirliğine alındı. Fortune sadece yetenekli bir majisyen değil aynı zamanda doğal bir durugörürdü. Regardie, öldüğü güne dek zor günlerde onun gösterdiği misafirperverliği ve cömertliğini hiç unutmayacaktı.
Dion Fortune, Regardie'yı tamamen beklenmedik bir yönde etkiledi. Kendisi, Sigmund Freud'un fikirlerini İngiltere'ye getirmede rolü vardı ve "Dr. Taverner'in Sırları" adında bir kısa öykü kitabı yayınlanmıştı. Bu öyküleri kurgu olarak tanıtıysa da, Dr. Taverner'in gerçekten varolduğunu ve öykülerin psikoloji ve majinin birlikte yer aldığı gerçek vakaları yansıttığını belirtmişti.
Regardie, Freud ve C. G. Jung'un fikirlerine ilk kez Dion Fortune'ın sofrasında tanık olmuştu. Kısa bir süre sonra, halen Crowley ile sürtüşmesinin yarattığı duygusal tepkilerle boğuşurken, Regardie önce Freud ve sonradan Jung psikanalize girdi. Bu safhada, Regardie erken yaşta kendi çözümlenmemiş duygusal çatışmaların Crowley ile çekişmesinde ne denli büyük bir rol oynadığını anladı. Regardie, önceki ezoterik kardeşliklerde görülen kaotik grup dinamiğinin nedenini çözümlenmemiş çocuksu komplekslerde yattığı sonucuna vardı. Bundan dolayı ciddi bir ruhsal disiplini takip edecek herhangi birinin ayrıca psikoterapi görmesi gerektiği konusunda ısrar etmeye başladı.
Regardie daha sonra Amerika Birleşik Devletlerine taşındı. Burada Wilhelm Reich'in fikirleriyle tanıştı ve Reich Terapisine girdi. Ayrıca Reich'in kızı Eva ile mektuplaşmaya başladı ve bu onu zihin-beden bağlantısı konusunda ciddi bir şekilde ilgilenmeyi ve sonunda çiropratisyen eğitimine teşvik etti.
Yaşamın sonuna doğru bile, Regardie hem Freud psikanalizi ve Jung'un fikirlerine saygı beslemeye devam etti. Sonunda deneyimlediği şekilde Jung psikanalizin etkinlik açısından yoksun olduğu kanıtına vardı. Nihai olarak da sözlü terapinin Reich'in beden çalışmaları yanında solgun kaldığı ve günün birinde ritüel maji tekniklerinin psikoterapiye güçlü takviye ve destek unsurları olacağı sonucuna vardı.
Bir terapist ve beden çalışmacısı olarak Regardie Reich metotlarını bazı ufak çiropratik ayarlamalarla, temel majikal teknikler ve hatha yoga ile karıştırdı. Tipik bir seansta, Regardie hastasına uzun süre derin ritmik nefes alış verişlere uygulardı. Bu şekilde hiper-ventilasyon kişide değişik bir şuur halini yaratır. Bu süreçte Regardie bedeni belirli yerlerini tarayarak gerilim bölgelerini tespit eder ve derin ve bazen de acı verici bir tür masajla gerginliği giderir.
Gerek Regardie ve gerekse de Reich çözülmemiş duygusal çatışmaların bedende gerilim olarak depolandığını düşünürlerdi. Fiziksel bir yaklaşımla bloklar kaldırılır ve Reich'in "orgon" dediği yaşam/acunsal enerji serbest bir şekilde tüm bedende dolaşır. Bir seans boyunca, çoğu kez hastanın ifade etmesi teşvik edildiği bol miktarda duygu ortaya çıkar.
Regardie sık sık Reich fikirlerini Altın Şafak Hermetik Cemiyeti majisiyle bağdaştırırdı. Özellikle Orta Sütun Ritüeli olarak bilinen bir çalışmadan hoşlanırdı. Bu teknikte majisyen bazı kelimeleri titreşimli bir şekilde seslenerek omuriliğin üstünde, üzerinde ve altında ardı ardına ışık kürelerini imgeler. Bu, Regardie'ye göre Reich'in orgon enerjisiyle eş olan belirli bir enerjiyi uyarıp devreye sokmaktadır. Bu enerji başka imgelemelerle bedenin etrafında ve içinde dolaştırılır.
Meşru ezoterik cemiyetler her zaman inisiyasyonun güvenli ve etkin bir biçimde uygulanmasını sağlamak için bir yapı oluşturma amacını taşımışlardır. Burada gösterileceği gibi, inisiyasyon ve ruhsal gelişmenin boyutlarını kabul eden psikoterapi şekilleri arasında birçok paraleller vardır. Hatta, Regardie ikisinin birbirini tamamlayıcı işlevler görebileceklerini ve inisiyasyonun bir bir tür psikoterapiyle birlikte alınması gerektiğini önermişti.
Tabii ki, Regardie Reich terapinin majikal çalışmaya en elverişli destek olduğunu kabul ederdi. Ancak, günümüzde Reich terapistlerin eksikliği gözünde alırsak, ruhsal gelişmeyi gündeme alan başka psikoloji ekolleri de majikal çalışmalara uygun görülebilir, örneğin Jung, Ben Ötesi, Psikosentez ve yeni gelişen "Ezoterik Psikoloji" olabilir.
İnisiyasyon adayı neden psikoterapiye gerek duysun? Çünkü herhangi bir ruhsal eğitim yeterli samimiyet ve disiplinle uygulandığında, Jung'un kişisel bilinçaltı kompleksler olarak tanımladığı şeyleri harekete geçer. Bunlar çözümlenmemiş ebeveyn çatışmalarından kaynaklanan erken çocukluk devrinden kalan çocuksu duygusal motifler olarak tanımlanabilir. Bu kompleksler ilişik resimlerde yedi başlı ejderha ile simgelenir. Çoğu kez bunlar ruhsal uygulamalarla beslenir.
Eğer bu kompleksler güvenli ve kontrolü bir şekilde bilinçle özümlenmezlerse, tehlikeli bir şekilde faaliyete geçebilirler. Bu da bazı "ruhsal" grupların neden işlemez veya yıkıcı duruma geçtiğini açıklamaktadır.
Kabul etmek gerekir ki, inisiyasyonu ve psikoterapiyi bir arada yürütmek bazı güçlükler yaratabilir. Psikoterapi inisiyasyonun veya geçek ruhsal işlevin etkinliğine zarar vermesi pek olası olmamakla beraber, herkes psikoterapinin önemli masrafını kaldırmayabilir. Ayrıca, orta hali kişiler etkin bir terapisti, yetersiz olanında ayırt edemeyebilir. Maalesef çoğu kez yetkin olmayan ve yıkıcı terapistleri bulmak yetkin olanları bulmaktan daha kolaydır. Aynı şey inisiyatörler ve inisiyatik cemiyetler için de geçerlidir. Liderlerinin parasal ihtiyaçları veya insanların yaşamlarını kontrol etme arzusuyla idare edilen haddinden fazla ezoterik grup vardır.
Başarılı bir sonuç için, gerçek inisiyasyonda inisiyatörün yeteneği ve kişisel etik değerleri nasıl hayati önem taşıyorsa, psikoterapide de öyledir. Hatta etik değerlerinden yoksun bir inisiyatör, aynı şekilde etik değerlerinden yoksun bir psikoterapist kadar zararlı olabilir. Dolayısıyla, inisiyasyon isteyen biri inisiyatör veya inisiyatik cemiyetin seçiminde konusunda son derece temkinli davranmalıdır.
Arayış içinde olan kişiler ayrıca inisiyatik cemiyet ve şahsiyet kültünü birbirinden ayırabilmelidir. Haddinden fazla ruhsal grup karizmatik fakat maniple edici liderlerin kişilikleri etrafında inşa edilmiştir. Psikolojik sorunları hiçe sayma ile birleşen bu oluşum ezoterik camiayı saran suiistimallerin çoğunun kaynağıdır.
İnisiyasyon altındaki psikolojik dinamiklerin analizi bu tür suiistimallerin neden oluştuklarını açıklar. Altın Şafak Hermetik Cemiyetinin inisiyatik işlemi inisiyasyonun hem tehlikelerini, hem de potansiyellerini açıkça sergiler. Ancak önceden inisiyasyon ve psikoterapi arasındaki farkı gözden geçirelim.
İnisiyason (Latince'de initia = başlamak) kelime anlamından anlaşılacağı gibi yeni bir başlangıç olarak tanımlanabilir. Altın Şafak sisteminde inisiyatik sürecin hem majikal, hem de psikolojik unsurları vardır. Majikal unsur inisyenin "Duyusal Çevresinde" belirli güç veya enerjilerin sistemli bir şekilde uyarılması olarak tanımlanabilir (Duyusal Çevre, Ordo Rosae Rubeae et Aureae Crucis Cemiyeti tarafından genelde enerji bedeni veya aura olarak bilinene kullandığı terimdir)
Bu işlem için bu güçlerin önceden kendisinde uyarılmış olan bir inisiyatör gerekmektedir, çünkü inisiyasyon enerjilerin aktarımı ile gerçekleşir. Dolayısıyla, majikal açıdan, inisiyatör ve aday arasındaki ilişki hayati önem arz eder. Bu açıdan gerçek anlamda kendi kendine inisye olma işlemi eğer tamamen imkansız değilse bile, en azından başarılması son derece zordur. Yinede, sistemli ve sürekli olarak ritüel majiyle doğru majikal enerjileri çağırmakla inisiyasyonun majikal amacını önemli ölçüde gerçekleştirmek zorda olsa mümkündür.
Altın Şafak Hermetik Cemiyeti konusunda çok şey yazılmasına karşın, Altın Şafak'ın sadece ilk adımı olduğu inisiyatik süreç konusunda hemen hemen hiçbir şey söylenmemiştir. Bu sistem başından beri her biri Kabalistik Hayat Ağacının bir sefira'sına (küre) tekabül eden on dereceden, ve her biri bir cemiyete tekabül eden 3 mertebeden oluşmuştur. Her bir mertebe diğerini örten (Paroketh denilen) İsis ve Nephthys (Neftis) peçeleri ile ayrılmıştır.
Birinci mertebe ve cemiyet Altın Şafak Hermetik Cemiyeti eğitimi ve inisiyasyonlar devresini içermektedir. İlk mertebenin dereceleri Neofit inisiyasyonu ile başlar ve Malkuth, Yesod, Hod ve Netsah Sefirot'a (Sefiralarına) tekabül eder. İkinci mertebenin dereceleri Ordo Rosae Rubeae et Aureae Crucis cemiyetine aittir. İkinci mertebenin dereceleri Üstad Odası Girişi sınama süresi inisiyasyonu (probationary initiation of the Portal of the Vault of the Adepti) ile başlar ve Tiphareth (Tifaret), Gevurah ve Chesed (Hesed) Sefirot'a tekabül eder. Üçüncü mertebe Ordo Argentei Astri'nin (Gümüş Yıldız - genel olarak üçüncü cemiyet olarak bilinir) dereceleridir. Üçüncü cemiyetin dereceleri Binah, Chokmak (Hokmah) ve Kether sefirot'a tekabül eder ve Uçurum Girişi sınama süresi inisiyasyonu (probationary initiation of the Portal of the Abyss) (Daath olarak bilinen gayri-sefira'ya tekabül eter).
Birinci Cemiyette inisiyatör tarafından ritüeller ile adayda majikal güçler uyarılır, harekete geçirilir ve dengelenir. Bu güçler beşken yıldız pentagram ile simgelenen geleneksel elementlerinkidir: Ateş, Su, Hava, Toprak ve Ruh. Ancak İkinci Cemiyette kişisel seromonyal maji çalışmalarıyla bu süreç oldukça yoğunlaşır. İkinci Cemiyet esas olarak altı köşeli yıldız heksagram ile simgelenen yedi gelensel gezegensel güçlerini harekette geçirir: Satürn, Jüpiter, Mars, Güneş, Venüs ve Merkür. Bunun dışında İkinci Cemiyette adept (üstad) bir dizi alt dereceyle elementlerle bağımsız olarak çalışmayı öğrenir, bunlar adeptin aurasında bu güçleri daha da çok ayrıştırır. Üçüncü Cemiyet esas olarak Zodyak/burçlar kuşağındaki güçleri ve bir üçgen ile simgelenen simyasal Tuz, Kükürt ve Cıva güçlerini harekette geçirir. Dolayısıyla, Üçüncü Cemiyetin işi bir psiko-ruhsal süreç olarak seremonyal maji yanında simyayı da içerir.
İnisiyasyonun majikal yönlerini incelemiş olmakla Ordo Rosae Rubeae et Aureae Crucis kullandığı aşağıdaki Gül Hacın sembolizmi daha iyi anlayabiliriz. Burada resmedilenlerin tam olarak açıklanması için fazla karmaşık olmakla beraber, Gül Haçın sembolik olarak tam inisiye edilmiş adeptin enerji bedeninde uyarılan güçleri göstermektedir. Ayrıca dört element, yedi gelensel gezegen ve gülün yirmi iki taç yaprağı ile çalışmalarındaki ahenk ve dengeyi resmetmektedir.
Şeklin ortasında üç halkadan oluşan İbrani harfler sırayla üç, yedi ve on iki harften oluşmaktadır. Bu dağılım kadim Kabalistlerin "Oluşum Kitabı" Sefer Yetzirah'ta verilmektedir. İç halka birinci cemiyet ve elementlerin gücüne tekabül eder. İkinci halka İkinci Cemiyet ve yedi geleneksel gezegene tekabül eder. Üçüncü halka üçüncü cemiyette ve burçlar kuşağına tekabül eder.
İnisiyasyonu psikolojik bir açıdan daha iyi anlayabilmek üzere psikoterapinin bazı dinamiklerini inceleyelim. Bazı psikoloji ekollerinde etkin psikoterapide aktarım ("transference") denilen bir olay önemli bir rol oynar. Aktarım çözülmemiş ebeveyn çatışmalarımızın farkına varma süreci olarak tanımlanabilir. Bu süreçte kişi terapisti bu çözülmemiş çatışmaları taşıyan biri olarak görmektedir. Aynı bir film projektörü filmi boş bir perdeye aktardığı gibi kişi bilinçaltı içeriğini terapiste aktarır.
Aktarım aynı zamanda inisiyasyon sürecinde hayati bir rol oynar, ancak burada inisiyatör akarımlar için perde rolünü üstlenmektedir. İnisiyasyonun hem kişisel, hem de ruhsal gelişmeyi körükleyen son derece etkin bir araç olmasının nedenlerinden biri de budur. Ancak, bu aynı zamanda yetkin olmayan veya çıkarcı liderlerin elinde inisiyasyonun nasıl hüsranlığı, hayal kırıklığı ve hatta ölüm ve yıkıma yol açabileceğini açıklamaktadır. Hatta inisiyasyonda da aktarım ilişkisinin diğer bir insanla olması hayati bir unsur olduğuna göre, gerçek anlamda kendi kendine inisiyasyon kendi kendine psikoterapi uygulamak kadar imkansızdır.
Daha önce belirttiğimiz gibi, inisiyasyon ile birlikte uygulanan psikoterapi her zaman mümkün değilse de iyi bir fikirdir. Ancak bazı özel durumlar göz önüne alınmalıdır. Tabii ki, terapist ruhsallığı sağlıklı bir hal olarak kabul etmelidir; ideal olarak ruhsal sorunlarla çalışma deneyime sahip olmalıdır.
Terapist ve inisiyatörün birbirine danışmalarına gerek olmadığı halde, inisiye ile olan ilişkilerinde sağlıklı sınırlar koymaları gerekir. Terapistin vakalarını terapi ilişkileri dışında tartışmaları iyi bir fikir değildir. Maalesef bazı terapistler sadece hastanın ilk adını kullandıkları için bu konuları meslektaşları, amirleri ve bazen kokteyl partilerinde bahis edip etik davrandıklarını inanmaktadırlar.
Hem terapist, hem de inisiyatör başından kabul etmeleri gerekir ki bu tür açıklamalar olmamalıdır. İnisiyasyon bir simya sürecine benzetilebilir: tam etkin olabilmesi için şişe - terapist ve inisiyatörle ilişkiler - tamamen dışa kapalı olması gerekir. Ezoterik konularda gizliliğe ve sessizliğe bu denli fazla önem verilmesinin nedeni de budur. Sessizlik nihai olarak derin ve esaslı ruhsal ve psikolojik dönüşüm yaratan güç ve basınç meydana getirir.
Esas aktarımın inisiyatör veya terapistle geçekleşmesi nispeten önemsizdir. Kişi bilinçli olarak bir aktarım ilişkisi yaratmaz. Hem aşık, hem de nefret edebileceği kişiyle tamamen bilinçaltı olarak oluşur. Önemli olan onun gerçekleşmesi ve negatif projeksiyon ve duyguların güvenli bir şekilde özümsenmesi ve üzerinde çalışılmasıdır.
Birinci mertebenin inisiyatik sürecinin en erken safhası sembolik olarak "Düşüşten önceki Cennet Bahçesi" adında bir resimde (yukarıda) gösterilmektedir. 3=8 dereceli Practicus inisyelerine gösterilen bu resim, ilkel saflık safhasını temsil etmektedir. Bu safhada aday inisiyatörü gerçekdışı pozitif bir açıdan mükemmel bir ebeveyn olarak görmektedir. Bu resimde Hayat Ağacın aşağısında gösterilen Havva mükemmel anneyi (ve Kabalistik nephesh [nefs] veya içgüdüsel özelliği) temsil etmektedir; Jachin ve Boaz sütunları desteklerken resmedilmektedir. Adem ideal babayı (ve Kabalistik ruah [ruh] veya rasyonel özelliği) temsil eder; Havvanın yukarısında durur ve göğüssü Tiphareth sefiranın konundadır, kolları Chesed ve Gevurah'a doğru açılmış durur.
Bu resim saflığın sükunetini gösterir: aday inisiyatöre gönderim yaptığı "ideal ebeveyn" ile temasından dolayı mutluluk halini yaşar. Bu süreç kişinin sevdiğine kendi içsel dişiyi, Jung'un tanımıyla anima yönünü ve kişi kadın ise içsel erkeği animüs yönünü gönderdiği Jung'un aşık olma sürecinden pek farklı değildir.
Bu safha çıkarcı inisiyatörler tarafından suiistimale en açık olanıdır. Cinsel taciz, maniplasyon ve diğer suiistimal çeşitlerin suçlamaları sadece okült cemiyetlerin liderler ile ilgili çıkmadı, fakat aynı zamanda umumi dini cemaatlerde de ortaya çıkmıştır. Jim Jones, David Koresh ve Order of the Solar Temple hareketlerinin gösterdiği gibi güvenin suiistimali ölümcül de olabilir.
Etik standartları ön gören bazı kanunlar gibi belirli ihtiyat tedbirleri psikoterapi için kurulmuştur. Ancak şimdiye dek duygusal, fiziksel veya cinsel suiistimalin aynı derecede zararlı olabileceği ezoterik kardeşliklerdeki inisyeleri koruyan kanunlar yoktur. Dolayısıyla, inisiyasyona girme kararı psikoterapiye girme karara benzetilebilir ve uygun bir inisiyatörün seçimi, iyi bir psikoterapist kadar önemli olabilir. Her iki seçimde bireylerin son derece temkinli olmalarıdır.
"Düşten önceki Cennet Bahçesi" resmini daha fazla incelediğimiz zaman ideal ebeveyn arasındaki illüzyona dayanan ilişkiyi açıkladığını görürüz. İlk başta Kabalistik Hayat Ağacında semavi üçgenin (Kether, Binah ve Chokmah) eksikliğini fark ediyor. Onlar sadece potansiyel olarak ağacın tepesindeki kanatlı kadın figürüyle simgelenir. Bu figür neshamah veya Kabalistlerin İlahi Dişi'sini temsil eder. Ayrıca Havva (ağacın dibindeki kadın) yedi başlı bir ejderhanın üzerine basmaktadır.
Ejderhanın uzun bir tarihi vardır. Erken paleolitik çağında Yüce Ana Tanrıçanın eşi olarak gözüken yılan olarak ve ayrıca Ana Tanrıçanın Hayat Ağacında da görülmektedir. Aynı yılan Mısır'da Ra tanrısının yılan canavarı Apep ile mücadelesinde görülür. Aynı negatif bağlamda İncilin Kehanet bölümünde de yılanı görüyoruz.
Yine de yılan halâsın ve yaşamın yenilenmesiyle ilgili önemli bir sembolüdür, çünkü düzenli olarak eski derisini döker ve içinden yenilenmiş olarak çıkar. Bunu psikolojik olarak yorumlarsak, yılanımsı ejderha Jung'un kişisel bilinçaltının kompleksleri olarak tanımladığı şeylerdir.
Gelişen inisiyatik süreç doğal olarak "Düşüşten sonraki Cennet Bahçesi" (aşağıda gösterilen) başlıklı resimde temsil edilen hale yol açar. Bu resim adaya 4=7 Philosophus derecesinin inisiyasyonu sırasında gösterilir. Burada resimde gösterildiği gibi ejderhanın kafaları bilince yükselir, Hayat ağacının yedi altı sefirot'a bağlanırlar. Bu safhada inisiyenin egosu kendi kişisel kompleksleri tarafında saldırıya uğrar. Bu uyanan psişik için gerekli bir safhadır, ancak genelde hoş bir deneyim değildir.
Kaç aşk ilişkisi hüsranla veya trajediyle sonuçlandı? Hem psikoterapik, hem de inisiyatik işlem erken çocukluğun çözümlenmemiş çatışmalarını daha çok ortaya çıkarmaktadır. Hayali pozitif bir imajla gözüken sevgili, birden aksi özellikleri almaya başlıyor. Semavi Kraliçe cadıya, peri prensi canavara dönüşüyor. "Her şeyi doğru yapan" kişi "hiç bir şeyi doğru yapamaz" kişiye dönüşür. Bu negatif göndermeler, tabii ki pozitif göndermeler kadar gerçek dışıdır.
İnisiyasyonun sonucu açsından kişisel bilinçaltının kompleksleri güvenli ve kontrolü bir şekilde inisiyatör ile işilki dahilinde ortaya çıkmaları önemlidir. Bu komplekslerin ortay çıkışı adayda irrasyonel davranışların patlamasına neden olabilir. Bu hem inisiyatör, hem de aday için travmalı olabilir ve her ikisi adayın erken çocukluğundaki çözümlenmemiş çocuksu dramasının karışıklığı içinde bulabilirler. Bu safhada inisiyatörün yetenekleri hayati önem taşır. Olup bitenler konusunda son derece bilinçli olması gerekir ve bazen adayın feveran davranışlarına karşı insan-üstü sabır göstermesi gerekir.
Bu durum psikologların karşı-aktarım ("countertransference") dedikleri şeyle durum daha da karışır. Bu durumda inisiyatörün kendi kişisel kompleksleri adaya aktarılır. İnisiyatörler ve terapistler hiç bir zaman kendi iç-süreçleri konusunda tam bilinçli olduklarını düşünmemelidirler. Kişi ne kadar gelişmiş olsa da her zaman bilinçaltından gelecek yeni komplekslere maruz olabilir. Hatta inisiyatörde de irrasyonel davranış patlamaları olabilir, bu da durumu daha da gerginleştirir.
İnisiyasyonun bu safhası ayrıca kendi komplekslerinden dolayı gözü kararmış veya birinci safhanın pozitifliği yetkin olmayan veya çıkarcı inisiyatörlerin suiistimali için uygundur. Öğrencilerin hayranlığı bir inisiyatörü karmizmatik, ideal ebeveyn rolünü sürdürme konusunda baştan çıkarabilir. Ancak bu başarılı bir inisiyasyonu ve ruhsal gelişmeyi zehirler ve herhangi bir meşru ruhsal cemiyet için sağlıksız olur.
Bu açıdan inisiyatörler ne pahasına olursa olsun bu eğilimden kaçınmalıdırlar, yoksa inisiyasyon "Düşüşten önceki Cennet Bahçesi" resmiyle simgelenen safhayı geçemezler. Ayrıca negatif aktarım er geç gelecektir! Eğer lider bu tatsız projeksiyonlar için odak noktası olmayı razı olmazsa, inisiye gönderim yapılacak başka bir hedef bulur.
Bu son derece sağlıksız durumlara yol açar. Çıkarcı liderler çoğu kez negatif projeksiyonlara hedef olacak bir günah keçisi bulmak zorunda olurlar. Bu grup içinde bir suiistimal ve gruptan ihraç edilme modelini yaratabilir. En kötü durumda günah keçisi hayali bir düşmana veya toplumun kendisine yöneltilirse bu artan bir paranoia'ya yol açar. Waco, Texas ve Cheiry, İsviçre bu dinamiğin tehlikelerine birer ibret tablosu oluşturmuşlardır.
Bu noktada, ezoterik çevreleri kişisel gelişme ve grup dinamiklere haddinden az önem vermişlerdir. Ancak unutulmamalıdır ki, ne zaman ruhsal enerjilerle temas kurulursa, kişisel bilinçaltının içeriği de harekete geçer. Dolayısıyla, ezoterik cemiyetler ruhsal gelişmenin yanı sıra kişisel gelişmeyi de teşvik etmeleri gerekir. Bu gruplardaki kişisel etkileşim dinamikleri de incelenmelidir.
Birinci mertebe süresince, aday kendi Üst Benliği ile tamamen yeni bir ilişkiye girer. İnisiyasyonun erken safhalarında, ilişki esas olarak inisiyatöre bilinçaltı gönderimlerle tezahür ediyordu. Altın Şafak Hermetik Cemiyetinin Portal Ritüelinde, adayın Yüksek Benliği ile ilişkisinin tam bilinçli olmasını sağlamak üzere tohumlar ekiliyordu. Bu bilinçliğe doğum 5=6 Aeptus Minor inisiyasyonla Ordo Rosae Rubeae et Aureae Crucis cemiyetine girişle oluşmaktadır.
Ritüelin ilk bölümünde, aday sembolik olarak çarmıha (burada haç elementleri simgeler) gerilir. Egonun bilinçli olarak Yüksek Benliğe teslimi sonunda egoyu bilinçaltı komplekslerin hücumunden kurtarır. Bu aşağıdaki resimde gösterilen ejderha kafalarının sefirot'tan düşmeleri ile simgelenir.
Ritüelin bu safhasından sonra, aday ilk kez Üstad Odasının içine getirilir. Yüksek majikal şarjlı bu oda, sembolik olarak Christian Rosenkreutz'ün (Frater CRC) mezar odasıdır. İnisiyenin yeniden doğduğu yer olarak bu oda sadece bir mezar değil, aynı zamanda rahim sembolüdür.
Odaya girdikten sonra, aday Christian Rosenkreutz'un sembolik tabutu Pastos'un başına götürülür. Pastos'un kapağı kaldırıldığında içinde gizlenmiş Baş Adept (inisiyatör) ortaya çıkar, aday sembolik olarak Yüksek Benliğinden gelen aktarımla aydınlanır. Yeni adept böylece (aşağıdaki resimle temsil edildiği gibi) Yüksek Benliği ile tamamen yeni ve tam bilinçli bir ilişkiye girer.
Bu incelemede meşru inisiyasyonun arkasındaki psikolojik ve majikal süreç konusunda anlayış kazandık. Ancak bu son değildir. Birçok yıl önce, Regardie psikoloji ve majinin bütünleşmesi konusunda daha çok araştırma yapılmasını talep etti. Hatta bu iki konu arasındaki köprüye "Ezoterik Psikoloji" diyebiliriz. Bu inceleme bu yeni doğan konuya küçük bir katkıda bulunma amacındadır. Ancak iş yeni başlamaktadır. Regardie'nin ölümünden on yıl sonra Milenyumun başından geriye bakarken, gelecekte araştırma yapılması için talebini tekrarlama gereğini duyuyoruz: "Bu ikisini (psikoloji ve maji) ayrılmaz bir bütün olarak kim bir araya getirirse, insanlık ona sonsuza dek minnettar olacaktır."
[Ana Sayfa ][Yazılar]